4. BİLSEL INTERNATIONAL SUMELA SCIENTIFIC RESEARCHES CONGRESS, Trabzon, Türkiye, 10 - 11 Ağustos 2024, ss.456-457, (Özet Bildiri)
İşsizlik
problemi ve iktisadi büyüme, az gelişmiş ülkelerde olduğu gibi gelişmiş ülkeler
içinde oldukça önemli bir konudur. Dolayısıyla ülkemizde de üzerinde durulan
konuların başında gelmektedir. Ülkeler büyüme hızlarını artırma konusunda
birbirleri ile adeta yarış içerisindedir. Çünkü iktisadi büyüme, beraberinde toplumun
sosyal ve ekonomik refahını artırmaktadır. Bu nedenle ülkelerin temel amaçlarından
biri, iktisadi büyüme sayesinde üretim miktarını artırmak daha sonra istihdam
yaratmak ve bu sayede işsizliği azaltmaktır. Fakat günümüzde iktisadi büyüme sağlanmasına
rağmen, işsizliğin azalmadığı dönemler olduğu göze çarpmaktadır. Bu çerçevede çalışmanın
amacı, işsizlik ile iktisadi büyüme arasındaki ilişkiyi ele almaktır. Çalışmanın
analiz kısmında, 1965-2021 dönemini kapsayan veriler kullanılmıştır. Bağımlı değişken
olan işsizliği temsilen işsizlik oranı, bağımsız değişkenlerden büyümeyi
temsilen Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYİH) büyüme oranı ve enflasyonu temsilen
enflasyon oranı kullanılmıştır. Bu verilerin aralarındaki ilişki ise ARDL Sınır
Testi Yaklaşımı ile test edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre, işsizlik ve
enflasyon arasında negatif yönlü bir ilişkinin varlığı tespit edilmiş ve Türkiye’de
Phillips eğrisinin geçerli olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Bu bağlamda, enflasyon
oranını artıran her politika işsizlik oranını azaltmakta, enflasyon oranını
azaltan her politika ise işsizlik oranını artırmaktadır. İşsizlik ile iktisadi
büyüme ele alınan dönem boyunca birbirini etkilemiş ancak uzun dönem model
sonucu incelendiğinde, işsizlik ile iktisadi büyüme arasında istatistiksel olarak
anlamsız bir sonuç ortaya çıkmıştır.